Preservation Rhinoplasty

Preservation Rhinoplasty

Estetik burun ameliyatlarında hem cerrahlar hem de burun estetiği olmak isteyen kişiler arasında en önemli tartışmalardan biri ameliyatın açık mı kapalı mı olacağı konusudur. Her iki tekniğin avantajları ve dezavantajları vardır. Cerrah hangi tekniği kullanırsa kullansın hedef izsiz, burun derisi parlamayan, hissi kaybolmamış burun ucu hareketli, doğal şeklin korunduğu, ameliyatsız görünen, rahat nefes ve koku alan, ameliyat sonrası konforlu bir burun ameliyatıdır.

Preservation teknik; burun yumuşak dokularının ve burun çatısının korunduğu bir tekniktir. Açık ameliyatın aksine bu yöntemde burun ucunu ayakta tutan burnun bağ doku sistemidir. Bu teknikte işlemler kıkırdak ve kemik zarları altından yapıldığı için burun üzerindeki mimik kasları, damarlar, sinirler ve deri hiç dokunulmamış şekilde korunur. Böylelikle travma en aza indirilerek ameliyat sonrası iyileşme süreci kısalır. Ağrı şişlik ve morluk oluşma riski en aza iner. Ameliyat esnasında korunan kan damarları ve özenli cerrahi sayesinde burnun anatomik yapıları çok daha iyi görülerek milimetrik şekillendirme yapılabilir.

Ben gerekli durumlarda açık tekniği de kapalı tekniği de kullanıyorum. Burun ucunun ileri derece bozuk olduğu, daha öncesinde ciddi travma geçirmiş, ciddi deformasyonu olan hastalarda açık teknik tercih ediyorum. Bunun dışındaki hastalarımda kapalı tekniği kullanıyorum. Kapalı preservation tekniğin ameliyat sonuçları ve ameliyat konforunun diğer tekniklere üstün olduğunu düşünüyorum.

Burun Ucu Yumuşak ve Hareketli Olur mu?

Geçmiş yıllarda burun estetiği sonrasında oluşabilen burun ucu sertliği ve uyuşukluğu can sıkıcı bir problemdi. Burun ucu sertliği nedeniyle burnun yüzün mimik hareketlerine katılmadan sabit durması ameliyatlı bir görüntü ortaya çıkarıyordu. Bununla birlikte gribal durumlarda, burnu temizlerken, sümkürürken, uyku sırasında yüzüstü yatarken ve  öpüşürken ağrı, batma hissi rahatsızlık yaratıyordu. Bu sorunları aşmak için burnun destek sağlayan bağ dokularını korumak gerekir.

Bilimsel çalışmalar doğal, ameliyatsız olarak güzel görünen burunlardaki burun ucu detaylarını bu bağların oluşturduğunu gösteriyor. Aslında fonksiyonel olarak burnun nefes almasını, hava yolunu açık tutulmasını sağlayan da bu bağ doku sistemi. Burun kasları bu bağlar yardımıyla burun kıkırdaklarına tutunuyor ve hava yolunun açık kalmasına yardımcı oluyor. Preservation rinoplastide burun ucu desteğini sağlayan bağ dokuları korunuyor. Ameliyat sonrası erken dönemde bile burun daha yumuşak ve daha esnek olabiliyor. Yüzüstü yatmak, öpüşmek, burun temizlemek gibi günlük hayatta sıkça yaptığımız hareketler sorun olmaktan çıkıyor.

Burun Estetiği Öncesi Muayene ve Görüşmede Neler Yapılıyor?

Burun estetik operasyonu öncesi sizi rahatsız eden durumu iyi belirleyin. Ameliyat sonrası nelerin değişmesini istediğinizi düşünerek beklentilerinizi netleştirin.

Ameliyat öncesi ayrıntılı burun muayenesi son derece önemli. muayenede burun içindeki kemikleri, kıkırdakları, burun etlerini, hava yolunu detaylı muayene ediyorum. Burun derisini, burun kemerini, burun ucu kıkırdaklarını, burun deliklerini, burun tabanını değerlendiriyorum. Muayene sonrası bazı durumlarda bilgisayarlı tomografi veya sinüs filmi gerekli olabiliyor.

Muayene bittikten sonra fotoğraf stüdyosunda her açıdan fotoğraf çekiyorum. Yüz mimik hareketlerini, burun hareketlerini anlayabilmek için değişik açılardan videolar çekiyorum. Çekimler bittikten sonra birlikte fotoğrafları ve videoları değerlendiriyoruz. Daha sonra fotoğraf üzerinde simulasyona geçiyoruz. Muayenede öğrendiğimiz bulguları simulasyona yansıtmamız ve gerçekçi olmamız gerekiyor.